Ebeveyn kaybı

Yazan Banu Dilerge Mısırlıoğlu | 13/06/2019




Ölüm, bireylerin yaşamlarında kaçınılmaz olarak yer alan bir olgudur. Her birey yaşamının bir evresinde mutlaka ölüm ile karşı karşıya kalır. Aile özelinde ise anne baba kaybı, zorlu bir yaşamı beraberinde getiren yaşam olayı olarak yer alır. Ebeveyn kaybı, her yaştan insan için sarsıcı bir deneyimdir, özellikle de çocuklar için. Bu bağlamda, çocukların ölümü anlamlandırmaları ve kayıptan doğan yas duyguları ile baş etmeleri çocuklar için zorlu bir süreç oluşturmaktadır.

Ebeveynin Ölümcül Hastalığı

Çocuk için ölümcül hastalığı olan bir ebeveyne sahip olmanın yarattığı acıyı azaltmanın kesin bir yolu yoktur ancak çocuğu bu gerçekten uzak tutmak onun hem kendisini kontrolsüz hissetmesine neden olur (anneye ya da babaya ne olacağı hakkında), hem de çoğu zaman onları ebeveynlerine veda etme hakkından mahrum bırakır. Eğer bir çocuğa ebeveyninin ölümcül hastalığa sahip olduğunu açıklamanız gerekiyorsa bu durumu ufak adımlara bölerek yapmayı deneyin. Çocuklar, sürece dair her şeyi sizin onlardan beklediğiniz gibi anlayamayabilirler. Çocuk tarafından ölümün ne anlama geldiğinin açıkça kavrandığından emin olun. Ayrıca, kalan sürede ne yapılabileceği veya ölüm sonrası anne veya babasını nasıl anmak istediği üzerine konuşabilirsiniz. Örneğin; çocuk haftada bir kez eskiden sürekli gittikleri parka gitmeyi isteyebilir. Öfke nöbetleri, ağlama ve umursamaz gözüken tavırlar bu süreçte çocuktan beklenen tepkiler arasındadır. Çocuklar duygusaldır ve her çocuk ölüme dair zihnindeki yapbozun parçalarını kendi hızında birleştirir. Bu yüzden çocuktan bu süreçte bir yetişkin gibi davranmasını beklemek sizde hayal kırıklığı yaratabilir.

Çocuğa Ebeveyninin Ölüm Haberini Vermek

Çocuk, ebeveyninin ciddi bir hastalığı olduğuna dair bilgilendirilmiş olsa bile “gerçek” bir ölüm haberi onda şaşkınlık yaratabilir. Bu durum, beklenmedik bir olay, kaza veya travmatik bir durum sonucu ebeveynini kaybeden çocuklar için de geçerlidir. Çocuk ebeveyninin nereye gittiğini, ne zaman geleceğini veya onu niçin yanında götürmediğini sorabilir. Bu soruları yanıtlamak, kalan ebeveyn veya akraba için zor olabilir. Ancak soruların cevaplanması çok önemlidir. Çocuk her soru sorduğunda cevaplamak gerekir; bu durum aynı şeyleri tekrar ediyor olmak anlamına gelse bile. Çocuğun, ölümü ve ölümün geri dönülmez bir gidiş olduğunu kavraması kendine özgü bir hız ve süreçte gelişir. Bu sebeple; çocukla ilgilenen yetişkinlerin sabırlı olmaları ve çocuğun ölüm kavramını anlayış ve kavrayış biçimlerine saygı göstermeleri önemlidir.

Çocuk ve Cenaze

Birçok insan çocuğun cenazede yerinin olmadığını düşünür. Bazıları da; kimsenin çocuğu ebeveynini son yolculuğa uğurlamaktan mahrum etmeye hakkı olmadığını düşünür. Çocuğu cenazeye götürüp götürmeme konusunda kararsızsanız; ilk önce ona cenazede neler olacağını, cenazenin nerede gerçekleşeceğini anlatın. Örneğin; tabutu ve onun içinde ne olduğunu anlatmak gerçekten çok zor olabilir fakat çocuğun, yitirdiği ebeveyni hakkında kendisinin bilmediği fakat diğer herkesin bildiği bir sır olduğunun düşünmesi onun için daha zedeleyici olabilir. Çocuğun yanındaki yetişkin veya kalan ebeveyn, davranışlarının çocuk için birinci dereceden örnek teşkil ettiğini unutmamalıdır. Bu sebeple; sevilen kişinin kaybı durumunda kendi duygularını dışa vurmakta yetersiz olan bir ebeveynin, çocuğundan ne hissettiğini açıkça kendisine söylemesini istemesi tutarsızlık olur. Çocuğa cenaze hakkında yeterli ve gerçekçi bilgi verildikten sonra eğer çocuk cenazeye katılmak istemiyorsa bu isteğine saygı gösterilmelidir ve eğer isterse çocuğun ebeveynine veda edebilmesi için sessiz ve özel bir vakit yaratılabilir.

Yas Süreci

Ebeveyn kaybı durumunda her çocuğun yas süreci birbirinden farklı olabilir. Yetişkinler, bu süreçte çocuktan kendileri gibi hissetmesini beklememeli, ona nasıl hissetmesi ve davranması gerektiğini söylememeliler. Bunun yerine; yetişkin, çocuğun davranışlarını detaylı bir şekilde gözlemlemelidir. Çocukların sözel anlatım yetenekleri yetişkinler kadar gelişmiş olmadığından; çocuğun beden dili, oynadığı oyunlar ve hatta sessizliği bile çocuğunu tanıyan ve iyi gözlem yapan bir yetişkine çok şey anlatabilir. Yetişkin, çocuğun yaşadığı kayıp sonrası kendisine bir nevi “yapıştığı”, “ilgi meraklısı” birine dönüştüğü ve hep böyle kalacağı düşüncesiyle endişeye kapılabilir. Bakım verenlerinden birini kaybeden bir çocuk için bu durum aslında çok normal ve hayati bir tepkidir.

Ebeveyn kaybı, çocuğun hayatı boyunca yanında taşıyacağı bir durumdur. Bu yüzden çocuğun zihninde eksik parçaların kalmaması veya çocuğun bazı şeyleri yanlış anlamlandırmaması adına bu hassas süreçte çocukla adım adım ilerlemek, bireyselliğine saygı göstermek, çocuğa mümkün olduğunca seçenek sunarak kendi kararlarını vermesine fırsat tanımak ve gerektiğinde destek almak önemlidir.

Ebeveynini Kaybeden Çocuk Neye İhtiyaç Duyar?

Düzen

Ev ve okuldaki normal aktiviteleri, rutinleri mümkün olduğunca devam ettirebilmek önemlidir. Rutin, çocuğa kendini güvende hissettirir.

Şefkat

Kayıp sonrası süreçte çocuğunuza mümkün olduğunca sevginizi göstermek, sarılmak önemlidir. Çocuk sevgi gördüğü zaman “Bana iyi bakılıyor.” diye düşünür ve bu durum zihninde çalan tehlike çanlarını durdurmasına yardımcı olur.

İletişim

Yas, kişiye özgü yaşanan bir duygudur ve kişi yas tutma sürecinde yalnız kalmayı seçebilir, bu her çocuk ve yetişkin için doğaldır. Bir aile bireyi vefat ettiğinde aile yapısı kopukluğa uğrar. Bu süreçte çocuk ile hayatta kalan yetişkinin bir süre birbirlerinden uzak hissetmeleri doğaldır. İkisi de kaybı anlamlandırmaya çalışır. Ancak ilk idrak aşamasının atlatılmasının ardından, çocuk hem hayattaki hem de hayatını kaybeden ebeveynine karşı duygusal bir bağ hissedebiliyor olmalıdır.

Aşağıdaki maddeler bu bağı güçlendirmeye yardımcı olabilir:

  • Ölüm hakkında çocuğa yeterli ve doğru bilgi verilmesi
  • Korku ve kaygıların karşılıklı olarak paylaşılması
  • Çocuğu dikkatlice dinlemek
  • Çocuğun hislerini kabul etmek
  • Çocuğun güvende hissetmesini sağlamak
  • Anma ritüellerine isteği doğrultusunda katılımını sağlamak
  • Çocuğa destek olacak yetişkinlerin varlığı
  • Çocuğun kendine has başa çıkma yöntemlerine saygı duymak